TİRE TARİHİ
Yeşil Tire’miz çağlar boyu zengin coğrafyasının sağladığı olanakla bir çok uygarlıklara sahne olmuştur. Bunlar; Hitit, Frigya, Lidya, Pers, Hellen, Roma ve Bizans dönemleridir. Ancak Türklerin Tire’yi ele geçirmesiyle çok zengin tarih kültürü birikmiştir. Tire, Tarihçi Pachmeres’in deyimi ile ‘’Keşişler Yöresi’’, Şerafeddin’in Zafernamesi’nde ‘’Rum’un Meş-hur Kenti’’, ünlü gezgin Evliya Çelebi’nin (1611-1682) Seyahatnamesi’nde ‘’Şehri Muazzam Tire’’ diyerek hayranlıklarını dile getirdikleri bir beldedir.Kentin ne zaman kurulduğu kesin olarak bilinmemekle beraber M.Ö. 2 bin yıllarında adının geçtiği ve Hititler dönemine uzanan kaynaklarda adının Hisar Kale anlamına gelen Tyrha, Thyra, Thira, Thyroıon, Apateira, Teira ve Roma döneminde şehir anlamına gelen Arkadiapolis adıyla geçtiği görülmeltedir. Hitit arşiv belgeleri Kadeş savaşına katılanları sayarken Turşalardan (Tirha) söz etmektedir. Thomos’dan (Bozdağ) inen Paktalos (Sart Deresi) çayının altın rezervleri Lidya’yı dünyanın en zengin devleti yaptı ve dünyadaki ilk madeni sikke burada basıldı. Lidyalılardan sonra M.Ö. 650’li yıllarda Pers egemenliğine giren Tire kısa bir süre sonra tekrar Lidya’ya bağlandı. Tire, büyük hükümdar İskender’in istilasına uğramıştır. M.Ö. 323 yılında İskender’in ardından Menandros, Kaystros ovasının yöneticisi oldu. Daha sonra, yapılan savaş sonrası Bergama Krallığına bağlanmıştır. Tire bu dönemde çok gelişmiş ve özellikle bilim merkezi olmuştur. Hellenestik dönemde Sardes-Ephesos yolu Küçük Menderes ovasından geçmekteydi. Bergama Kralı Attalos’un ölümü ile Tire Romalıların eline geçmiş ve Efes şehrinin zenginleri Güme dağının eteklerini şato ve saraylarla süslemişler, Tire bir sayfiye merkezi olmuştur. Roma döneminde Tire önemli bir siyasi konum da sahip bulunuyordu, Küçük Menderes yöresi Senatoda temsil edilmelteydi.
Malazgirt savaşının ardından gerçekleşen Anadolu’nun Türkleşmesi süreci 1310 yılında Küçük Menderes yöresi toprakları üzerinde Aydınoğulları Beyliği’nin kurulması ile kent hızlı bir gelişim sürecine girmiştir. Tire Darphanesi Osmanlılara geçtikten sonra da 16. yüzyılın sonlarına kadar Osmanlı paralarını basmaya devam etmiştir. 1390 yılında Aydınoğulları Beyliği Osmanlılara bağlanınca beylik lideri İsa Bey Tire’de oturmaya zorunlu tutulmuştur. Osmanlı Devletinin Ankara Savaşından yenik çıkması Aydınoğulları Beyliğinin yeniden tarih sahnesinde görünmesini sağlamıştır. Ankara Savaşından sonra Cüneyt Bey duruma hakim olmuş ve II. Umur Beyin kızını alarak Aydınoğulları Beyliğinin başına geçmiştir. 1426 yılında Aydınoğulları Beyliği ortadan kalkmıştır. 1426 yılında kesin bir şekilde Osmanlı Devletine bağlanan Tire, bu dönemde yeni kurulan Aydın Eyaletinin Sancak Merkezi de olmuştur. Osmanlı döneminin son günlerinde işgal gören kent 27 Mayıs 1919 (Ş.S. Aydemir Tek Adam 2. cilt 76) kente giren düşmanlara Zincirli Kuyu kurşunu ile karşılık vererek 4 Eylül 1922 de özgürlüğüne kavuşmuştur. Mustafa Kemal’in Havza Bildirisi ile harekete geçen Efe grupları Tire’yi işgalden kurtarmış ve Kuvai Milliye içinde haklı yerini almıştır.
Türkiye’nin idari örgütlenmesinde önemli bi yer tutan Tire, 1922 de Kurtuluş Savaşının kazanılması ve 1923 de Cumhuriyet’in ilanı ile 20 Nisan 1924 tarihli ‘’Sancakların Kaldırılması ve Yerlerine İllerin Kurulması’’ kanunu ile yeni kurulan İzmir iline bağlanmıştır.